Dil Kazanım Aşamaları

Dil Kazanım Aşamaları

Yazı Günceldir.
Yazımız 2018 Temmuz ayında güncellenmiştir.

Dil Kazanım Aşamaları

 

Dil Kazanım Aşamaları

Dilin nasıl kazanıldığını, dil kazanım/gelişim aşamalarını açıklamaya çalışan birçok kuram ve görüş bulunmaktadır. Ancak tam olarak da açıklanabilmiş değildir. Bunun sebebini ise çok karmaşık bir yapıya sahip olmasından dolayı olduğunu söyleyebiliriz.

 

Davranışçılar dilin öğrenilmiş bir davranış olduğunu, sosyodibilimciler dilin insan etkileşiminde sosyal bir araç rolünün olduğunu, psikodilbilimciler dili akıl kuralları sistemi olarak gören, kuramlardan bazılarıdır. Ayrıca Piaget’in bilişsel gelişim kuramı, Vygotsky’in sosyo-kültürel gelişim kuramı da dil ile ilgili önemli kuramlardandır. Bu kuramların amacı dilin kazanımını en doğru şekilde açıklamaya çalışmaktır. Bunlar arasından doğuştancılık kuramını biraz daha yakından inceleyelim.

 

Doğuştancılık Kuramı

 

»Bir psikodilbilimci olan Noam Chomsky doğuştancılık kuramının öncülerindendir. Kuramında, anne karnındayken dile ait bir alt yapı mekanizmamızın olduğunu ve doğduğumuz andan itibaren bu mekanizmanın dil ile ilgili yeteneklerimizin çok hızlı gelişmesine katkı sağladığını söylemiştir. Tabi ki biyolojik olarak doğuştan getirdiğimiz özelliklerin yanında çevresel faktörleri de göz ardı etmememiz gerektiğini de ifade etmiştir.

Dil ile ilgili ilk kazanımımız intrauterin (anne karnındaki dönemin) 31. haftasında beynimizin dil organizasyonuyla şekillenme başlıyor. Bu dönemden sonra dışarıdan gelen sesleri algılayabilecek sensörlerimizin olduğunu söyleyebiliriz. Bu da bizim doğduktan sonra dili kullanmamıza yardımcı olacaktır.

Bu bağlamda düşünüldüğünde dili alıcı ve ifade edici olarak düşünebiliriz.

Örneğin bir bebeğin konuşamamasına rağmen ellerini ‘güle güle ‘ şeklinde sağa sola sallamaya başlamasını alıcı dilin olduğuna, ifade edici dilin ise daha gelişmediğine örnek olarak verebiliriz.

Dünyaya geldiğimiz andan itibaren çevresel faktörlerin etkisinde kalmaktayız. Çevreden gelen sesler ilk andan itibaren ana dilimizin düzenini şekillendirmeye başladığından dil gelişimimize önemli ölçüde katkı sağlamaktadır.

Bebekler öncelikli olarak hayati öneme sahip olan solunum ve beslenme ihtiyaçlarını karşılayıp kontrol altına aldıktan sonra konuşma girişimlerinde bulunurlar.

Doğduktan birkaç hafta içerisinde etrafındaki sesleri algılar ve onlara tepkide bulunmaya başlarlar.

Birinci ayda belirli heceleri (-pah, -bah, –da, -ga) birbirinden ayırabilir.

3-4 aylık olduğunda konuşması agulama, homurdanma, cırlama gibi şekillerde ortaya çıkar.

6 aylık olduğunda ünlü ve ünsüz sesleri sıraya koyar ve çıkarır(-bababa,-dadada –mamama gibi). Güler memnuniyet ve memnuniyetsizliğini sesiyle ifade edebilir.

Bu aylardan sonra başın kontrolünü sağlar ve sesleri gözüyle takip edebilir. Sesin geldiği yöne doğru başını çevirebilir. Artık annesinin sesini diğer seslerden ayırt edebilecek düzeye gelmiştir.

12-15 aylık olduğunda kendi dilinin seslerini nerdeyse öğrenmiştir ve ilk sözcüğünü bu dönemde üretir.

18 aylık olduğunda ortalama 3 ile 20 arasında çoğunlukla isimden oluşan kelime haznesine sahiptir. Ekleri kullanmaya başlar ve isimlere gelen durum eki (-i) ve yön bildiren (–e) ekleri 15. aydan itibaren kullanır. Diğer şahıs, soru, olumsuz, çoğul eki gibi ekleri 15. ve 20. aylar arasında kullanılmaya başlandığı gözlenir. Fiile gelen zaman eklerinden geçmiş zaman(-dı, -di) ve şimdiki zaman ekleri(-yor) ilk olarak 21.aydan itibaren görülür.
İfade ederken jest ve mimikleriyle iletişim kurabilecek düzeydedir. Tek bir kelime kullanarak söylemek istediğini o anki durumuna göre ifade etmeye çalışabilir.

Örneğin ‘su’ dediğinde su içmek istediğini veya suyla ilgili herhangi bir özelliği belirtmek istediğini anlayabiliriz.

2 ile 5 yaşları arasında dilin çok hızlı bir gelişme gösterdiğini söyleyebiliriz. Konuşma da buna bağlı olarak katlanarak artmaktadır.

2 yaşında iki kelimenin sözcük öbeklerini birleştirebilecek düzeye gelmiştir. İlk olarak bir veya iki kelimelik cümle üretebilirken, ilerleyen dönemlerde on kelimelik cümlelere kadar ulaşabilmektedir.
Bu cümleleri kurarken Türkçenin yapısına uygun şekilde sınıflandırma yapabilmelidir. Önce zamir kullanıp ardından nesne ve en sonda da yüklem kullanılması Türkçenin kuralları dahilinde oluşturulan cümle yapısına örnek olarak verilebilir.

 

Kelime Dağarcığı

2 yaşında ortalama 200 kelime dağarcığına sahip olmakla birlikte, 3 bin- 4 bin kelime anlayabilmektedir. 3 yaşında kelimelerle oynayabilir ve 900-1000’e varan kelime dağarcığı vardır. 4 yaşına geldiğinde ise kelime dağarcığı 1000 den 1800’e kadar çıkmaktadır. Ayrıca 2 yaşından itibaren sesleri de daha hassas bir şekilde çıkarmaya başlar. ‘m, b, n, d, p, h’ gibi seslerin 3 yaşından önce çıkarılması beklenir. ‘t, n, k, g, v, f’ sesleri 3 ile 5 yaş arasında kazanılır. ‘s, z, r’ sesleri ise ileriki dönemlerde kazanılması beklenen seslerdendir.
2-5 yaş arası dönemde kelime dağarcığında özellikle isim ve fiiller fazladır. Aynı zamanda yer-yön belirtecini (üstünde, altında, önünde, arasında gibi) zaman niteleyen kelimeleri (önce, sonra gibi) fiziksel özelliği belirten sıfatları ve diğer sıfatları (sert, yumuşak, geniş, küçük, büyük gibi) renkleri (mavi, kırmızı, yeşil) ve zamirleri (ben, sen, o, biz gibi) öğrenirler. Bunun yanı sıra kelimeler arasındaki karmaşık ilişkileri öğrenerek cümle kurmasını da 2-5 yaş arasındaki dönemde öğrenirler. Bu aralıkta, belirtilen özellikler basit şekillerde kullanılır. İlerleyen dönemlerde ise daha kompleks cümlelerin kullanımı gözlenebilmektedir.

Geniş zaman(-ar, -r) ve mişli geçmiş zaman ekleri 2-3 yaşları arasında kazanılmakta olup diğer zaman eklerinden sonra kullanılır. Bu dönemde zaman eklerine edilgen(-l), ettirgen(-r), işteş(-ş), koşul(-sa, se) ekleri de eklenmektedir.

3 yaşından sonra çocuklarda bağlaç kullanımı gözlenmektedir. Bağlaç kullanımının 3-7 yaş arasında artmakta olduğu, 5-7 yaşlarında ise daha belirgin olduğu belirlenmiştir.

4 5 yaşlarında anlaşılırlık %90 gibi seviyelerde olmalıdır. Aile bireylerinin dışındaki kişiler tarafından rahat bir şekilde anlaşılabilecek düzeyde olmalıdır.

5-6 yaşlarında ise dile ait gramer kurallarını tamamlayıp ortalama 2-3 bin konuşma 20-24 bin kelime anlama haznesine sahiptir.

Yaklaşık bir yaşına geldiğinde yetişkinleri anlayıp, tanıdıkları sesleri üreten çocuklar, ilköğretim birinci sınıfın sonuna geldiklerinde, yaklaşık 50 bin kelimelik konuşulan dili anlama kapasitesine sahiptir. Bu kazanımları aile, okul, yakın çevre ve teknoloji kullanımı önemli ölçüde etkileyen faktörlerdendir.

Sonuç

Sonuç olarak iletişimin hayatımızda çok önemli bir yere sahip olduğunu ifade etmiştik. Ardından iletişim, dil ve konuşma kavramları hakkında bilgi sahibi olduktan sonra çocukların ilkokul çağına gelinceye kadar yaşlara göre kazanılması gereken dil yapıları hakkında bilgi vermeye çalıştık. Normal gelişim gösteren çocuklarda anlatılan şekilde bir gelişme görülmektedir. Maalesef ki her zaman istediğimiz yaşta belirtilen özellikler bulunamayabilir. Dolayısıyla iletişim bozukluklarına neden olan dil ve konuşma sorunları hakkında yeterli bilgiye sahip olmamız gerekmektedir. Bu sorunlar, kişide çocukluktan başlayarak ileriki dönmelerde de birçok sorunu beraberinde getirebilir.

#Erken yaşlarda ne kadar erken tanı konulursa o kadar hızlı tedavi süreci olur. Bunun için de daha fazla gecikmeden alanında uzman bir dil ve konuşma terapistine başvurulması önerilir.

Share This
1 Comment
  1. […] Otizm erkeklerde daha sık görülmektedir ancak kızlarda da görüldüğü zaman erkeklere göre  daha ağır  olabilmektedir. Otizm temelde bir ayna nöron hastalığıdır yani karşısındaki kişinin duygu ve düşüncelerini anlayamazlar. Niyet okuma becerileri zayıftır. Empati kuramazlar. Otizmli bireylerin takıntıları bulunmaktadır. Bazı otizmli bireylerde ışığa karşı  bazıları  ise sese karşı duyarlılıkları fazladır. Otizmli çocuklarda dil kazanım aşamaları normal gelişim gösteren çocuklardan farklı olarak gelişir, normal gelişim gösteren çocuklardaki dil kazanım aşamaları için yazdığımız yazıya burdan ulaşabilirsiniz. Dil kazanım aşamaları […]

Leave a Comment

error: Yazı korunmaktadır. Lütfen alıntılamalar için iletişime geçiniz.